Ailesiyle birlikte Türkiye’den Dubai’ye taşınan ve yeni bir hayat kuran Remiye Topaç, “Çölün Ötesi – Dubai Sohbetleri” programının konuğu oldu.
Başlangıçta önyargılarla gelen ancak zamanla bu çok kültürlü şehirde kendini bulan Remiye Hanım, hem kadın olmanın getirdiği özgürlükleri hem de profesyonel dönüşümünü samimi bir dille anlatıyor.
Kurumsal hayattan emlak sektörüne geçişi, pandemi sonrası yaşadığı farkındalıklar ve çocuklarıyla birlikte yeni bir düzene alışma süreci, yurt dışında yaşamayı düşünen birçok kadına ışık tutuyor.
Sarp ERTEKİN: Dubai’ye taşınma kararınız nasıl gelişti?
Remiye Topaç: Başlangıçta gelmek istememiştim. Açıkçası, Arap ülkeleriyle ilgili birçok önyargım vardı. “Orada yaşanmaz,” diyordum. Ancak eşim buraya iş nedeniyle taşınmak zorunda kalınca, ben ve çocuklarımız da onunla gelmek zorunda kaldık. Bugün dönüp baktığımda iyi ki gelmişiz diyorum.
Sarp ERTEKİN: Dubai’ye ilk adım attığınızda neler hissettiniz?
Remiye Topaç: İlk geldiğimde birkaç şey dikkatimi çekti. Kadınlar özgürce giyiniyor, toplumda aktif rol alıyor. Bir turist gibi etrafı gözlemledim önce. Korkularımın yersiz olduğunu kısa sürede anladım. Burada kadın olmak aslında oldukça konforlu.
Sarp ERTEKİN: Kadınlar için hayat Dubai’de nasıl?
Remiye Topaç: Kesinlikle özgürüz. İstediğiniz gibi giyinebilir, çalışabilir, araba kullanabilirsiniz. Toplumsal olarak kadınlara çok saygı duyuluyor. Güvenlik hissi çok yüksek. Özellikle çocuklarım için çok rahat hissettiğim bir şehir burası.
Sarp ERTEKİN: Çocuklarla yurt dışına taşınmak zor muydu?
Remiye Topaç: Başta elbette tereddütlerim vardı. Ancak çocuklar sanılandan çok daha kolay adapte oluyor. Üç ay gibi kısa bir sürede yeni okuluna, arkadaşlarına alıştı oğlum. Dil konusunda da hızlı ilerlediler. Bazen biz yetişkinlerden daha cesurlar.
Sarp ERTEKİN: Pandemi sonrası hayatınızda ne değişti?
Remiye Topaç: Pandemi herkesi olduğu gibi beni de sarstı. Ailemden uzakta olmak zordu. Ancak bu süreç bana hayatı yeniden değerlendirme fırsatı verdi. Neleri sevdiğimi, neleri artık yapmak istemediğimi fark ettim. Bu farkındalıkla kariyerimde de bir dönüşüm başladı.
Sarp ERTEKİN: Kurumsal hayattan emlak sektörüne geçiş süreciniz nasıl oldu?
Remiye Topaç: Eskiden kurumsal bir şirkette çalışıyordum. Fakat artık o yoğun tempoyu istemediğime karar verdim. Emlak sektörüne ilgi duyuyordum, üstelik burada pazar çok hareketli. Eğitimler aldım, sertifikalarımı tamamladım ve kendi yolumu çizmeye başladım. Artık freelancer olarak çalışıyorum, kendi zamanımı yönetebiliyorum. Bu da bana büyük bir özgürlük sağladı.
Sarp ERTEKİN: Dubai’de yaşamayı düşündüğünüzden daha çok sevmiş gibisiniz.
Remiye Topaç: Kesinlikle. Önyargılarımı kırmakla kalmadım, kendime yeni bir hayat kurdum. Burada çok kültürlü bir ortamda yaşamak, hem kişisel hem de profesyonel anlamda beni çok geliştirdi.
Sarp ERTEKİN: Son olarak, benzer bir göç sürecine hazırlanan kadınlara ne söylemek istersiniz?
Remiye Topaç: Cesur olun. Korkular doğal ama sizi durdurmasın. Göç bir risk gibi görünse de, her riskin içinde fırsat gizlidir. Kendinize güvenin ve yola çıkın. Yeni bir ülke, yeni bir ben demek olabilir.